Yozgat Isminin Verilmesi
Yozgat adinin nereden geldigi hakkinda çesitli söylentiler ileri sürülür. Bir rivayete göre Yozgat Saray köyünden itibaren asagidan yukariya dogru kat kat yükselmektedir. Bu kat kat yükselisindin ve rakiminin yüksekliginden dolayi önceleri "Yüzkat" denmis, zamanla bu isim söylene söylene Yozgat halini almistir. Diger bir rivayete göre; Asiret Reisi Ömer Cabbar Aga'nin yüzü copurdu. Bu yüzden kendisine Çopur veya Çapar Koca derlerdi. Söylentiye göre Cabbar Aga, sürülerini bir yaz günü yaylakta otlatirken karsisina Hizir (AS) çikiyor ve davar sahibi Cabbar Aga'dan içmek için süt istiyor. Güler yüzlü Cabbar Aga hemen misafirine ikramda kusur etmeyerek, gönül hoslugu ile sütü veriyor. Hizir (AS) sütü içtikten sonra çok memnun kaliyor ve Cabbar Aga'ya "Çobanoglu, yozuna yoz katilsin, memleketinin adi Yoz-Kat olsun" diyor. Bu sözü söyleyerek kayboluyor. Temeli böyle olan Yoz-Kat söylene söylene Yozgat halini aliyor. Ismin kaynagi hakkinda her ne kadar tatmin edici bir bilgi yoksa da uzun yillar bu havalinin böyle anildigi bilinmektedir. Birinci Büyük Millet Meclisinde Kütahya Mebusu Cemil Bey tarafindan verilen bir takrir ile Yozgat ismi Bozok olarak degistirilmis, bilahare 23 Haziran 1927tarihinde Bozok Mebusu Süleyman Sirri (IÇÖZ) Bey ve arkadaslarinin verdigi bir takrirle Bozok ismi tekrar Yozgat olarak degistirilmistir.
YOZGAT ILI TARIHI
1- ESKI DEVIRLERI: Yozgat Ili; Anadolu'nun en eski yerlesim merkezlerinden biridir. Aligar höyügünde 5000 sene öncesine ait eserler bulunmustur. Yozgat il topraklari Anadolu'da ilk siyasi birligi kuran ve Anadolu'da tarih devrinin ba5langicini saglayan Hitit'lerin sinirlari içerisinde en kalabalik yerlesim merkezlerinden biriydi. M.Ö. 2000 - 1500 yillari arasinda kurulan ve merkezi Yozgat sinirlari içerisindeki Hattusas olan Hitit'lerin hakimiyetinden sonra yöre M.Ö. 1200'lerde Deniz Haklari istilasinin ardindan Frig'lerin hakimiyetine girdi. M.Ö. 7. yüzyll baslarinda Kimmer'lerin saldirisina ugradi. M.Ö. 6. yüzyilda Lidya Kralligina baglandi. Ayni yüzyilin ortalarinda Pers'ler, M.Ö. 4. yüzyilda da Makedonya'lilar tarafindan ele geçirildi. M.Ö. 3. yüzyilin baslarinda güney kesimi kisa bir süre Kapadokya Kralliginin hakimiyetinde kaldi. Daha sonra Anadolu'yu istila eden göçebe Kelt kabilelerinden Galat'larin yerlestigi Galatya'nin bir parçasi oldu. M.Ö. 2. yüzyil baslarinda kurulan Galatya Kralligi bir süre Pergamon (Bergama) ve Pontus Kralliklarina bagli kaldiktan sonra M.Ö. 85'te Roma'nin korumasina girdi. M.S 395'te Roma Imparatorlugu ikiye bölününce Anadolu, Dogu Roma (Bizans)'in payina düstü. islarn ordulari ve Sasani'ler zaman zaman Bizanz elindeki bu bölgeye akinlar yapmislarsa da bölgeyi devamli olarak tutamadilar.
2- 1071 MALAZGIRT SAVASI'NDAN SONRAKI DEVRE: Bozok çevresinde Türk - Islam izleri 1071 Malazgirt Savasi'ndan sonra baslar. Tahrir Defterlerinden 24 Oguz boyunun 21'inden degisik oranlardaki Türkmen boylari Anadolu'ya gelmistir. Salur, Eymür ve Karkin'lilar Anadolu'nun iskaninda birinci derecede rol oynamislardir. Kayin, Anadolu'nun fethi ve iskaninda, Beydilli ve Bayindir boylari da Anadolu'ya yerlesmede önemli görevler yapmislardir. Oguzlar, göçtükleri yerlere her sosyal birimden insanlarin yaninda, kültür unsarlarini da tasidilar. Bozok bölgesi, önemli kervan ve ticaret yollarinin geçtigi bir yerdi. Emirci Sultan'in Osman Pasa Tekkesi bu yollardan biri üzerinde bulunuyordu. zaviye, Kayseri ve Kirsehir'den Amasya'ya giden yol üzerindeki bir konak noktasiydi. Yasevi seyhi Emirci Sultan'in 1204'lerde Bozok'a gelerek, Keçikirana cOsmanpasa) yerlesip irsada basladigi, bu bölgede 16. yüzyilda da "Osman Pasa Tekkesi" adiyla bir zaviye kuruldugu anlasilmaktadir. Salmanli ve Danisman köyleri, Danismend'liler zamanindan kalma tarihi köylerdir. Ilimizde Selçuklu'larin izleri 12. yüzyildan itibaren görülür. Bir ara Danigmendogullari'nin hakimiyetine giren bu bölge, 1175'den sonra Anadolu Selçuklulari'nin eline geçmistir. 1243 Kösedag Savasi'ndan sonra Ilhanlilar'in kontrolüne giren bölge Anadolu Selçuklu Beylikleri döneminde Eretna Beyligi'nin, 1381'den sonra da Kadi Burhaneddin Devletinin eline geçti. 1398'de Kadi Burhanettin öldürülünce Yildirim Beyazid bu bölgeyi ayni tarihte Osmanli Devleti sinirlarina katti. Timur Han 1402 - 1403 senelerinde Yozgat ve çevresini ele geçirdi. Timur Han Anadolu'yu terk ederken, 1256'dan itibaren bu bölgeye yerlesen Karatatarlar'i Türkistan'a götürmeye karar vere- rek 1404'de bunlarin tamamini zorla alip götürmüstür.
3- YOZGAT VE ÇEVRESINE YERLESEN OGUZ BOYLARI VE YASADIKLARI YERLER:Karatatarlar'in Bozok bölgesinden gitmesi sonucunda bölge, Sivas'in güneyinde ve Kayseri'nin dogusunda (bilhassa Uzunyayla) yaylaya Dulkadirli Türkmenleri tarafindan iskan edilmistir. 15. yüzyülda Yozgat ve komsu mahallere yerlesen, Bozok adiyla anilan oymaklar ve yerlestik leri bölgeler söyledir:
a. Kizilkocalu: Topluca yasadiklari yer; Yozgat, sefaatli, Yerköy ve Musabeyli ile çevrili saha olup, Elmahacili, Musa Beglü, Aziz Beglü, Yusuf Abtal, Dokuz, Hasanci gibi obalarla Topaç, Erkekli ve Igdeli gibi ekinlikler de bu sahanin içinde bulun- maktadir. 1529 - 1530 yillarinda küçük bir köy olan Yozgat da bu sinirin içindedir. Ayrica, Balti Saray, Yassi Kisla, Igde Kisla, Arik Asan, Agaça Saz, Dere Kisla, Köse Yusuflu, Ali sarlu, Sekilü, isa Hacilu ve Kösler de bu oymaga bagli olanlarin yerlesip isim verdikleri yerlesim birimleridir.
b. Salmanlu: Bu oymak Yozgat'in batisinda bulunan Salmanli'da yerlesmistir.
c. Agaçalu (Agaçlul: Bu oymak Karadere'de yasamaktaydi. Bu bölgede tamamen Agaçalu'larca doldurulmus, Asagi Kanak da bu boya mensup kisilerce iskan edilmistir. Ayrica Sokun, Emlak, Karça, Alilü, Hacilar, Hamzalu, Haser, çakir ve Cedük'te de Agaçlu obalari bulunmaktadir.
d. Çiçeklü: Bu boy Bogazliyan çevresinde oturmaktaydi.
e. Zakirlü: Bu oymak Sorgun civarinda yasamakta ve Yayla Hacilu, Ramazanlu, Orhan Hacilu, Emir Cazili ve daha bir çok obalara ayrilmaktadir.
f. Mes'udlu: Bölgenin en eski oymaklarindandi. Buna ragmen pek fazla nüfusu olmayan oymaklardan meydana gelmistir.
g. Agça Koyunlu: Bunlarin kalabalik bir kismi Gedük'te bir kisim obalari da Kara Dere'de yasamaktadir.
h. Kavurgalu: Yozgat'in dogusunda kendi adini tasiyan Kavurgali Köyü ve çevresinde yasamaktadirlar.
i. Demircülü: En taninmis obalari, Sarim Beglü olup Merkeze bagli Sarimbey bu obanin adini tasimaktadir.
j. Sam Bayadi: Bunlar Bozok'un sinirlari içinde bulunan o zamanki ismi Gedük olan sar Kisla'da yasamaktadirlar. Bunlar kis aylarini Halep civarinda geçirdiklerinden sam Bayadi adini almistir.
k. Söklen: Yurtlari Yukari Kanak olup, burada bulunan; Ayranci, Yagmur Kislasi, Kümber Kisla, Karaca Üyük, Akarca, Arpalik, Küpeli, Karaevli Kislasi, Dere Yagsin, Alembeg Kislasi, Emirbeg Kislasi, Baraklu, Akbenlü, çukurviran ve ekinliklerde 1542 - 1543 yillarinda 33 obaya ayrilmis bir halde yasiyorlardi. l. Hisar Beglü: Yurtalir Hasbek ve çevresi olup, Hisarbeyli köyü ile Bas Kisla'nin Kisla, Eynelli (Topal Abdal Kislasi), Hasbek, Ozan, Kemal Fakihlü, Agçadam, çanakçi, ramazanlu, Boyalik, Kaya- cik, Agil lKayalu), çorak, Edik, Alin Pinari, Musa Fakih, çaglali gibi ekinlikler de bunlara aittir.
* Kaynak 1998 Yozgat Il Yilligi -
Osmanli Döneminde Yozgat ve Çapanogullari
Timur’un Anadolu’dan ayrilmasindan sonra, Osmanli sehzadeleri arasinda çikan saltanat kavgalarinda Yozgat ve çevresi büyük sikinti çekmistir. Yeniden Osmanli Devleti’ne baglanmasi ancak 1408’de Çelebi Mehmet döneminde olmustur. 1413’de kesin olarak Anadolu’da Osmanli hakimiyetini saglayan Çelebi Mehmet, Yozgat ve yöresindeki devlet hakimiyetini pekistirmistir.Yavuz Sultan Selim döneminde Yozgat ve çevresinde “Celal” adinda bir Türkmen önderinin çikarmis oldugu isyan kontrol altina alinmissa da, Yozgat ve yöresi bu isyandan büyük zarar görmüstür. Kanunî Sultan Süleyman döneminde arazi tahririnin yenilenmesi sirasinda, bölgede yine karisiklilar çikmis, ancak kisa sürede denetim saglanmistir (1526). 17. yüzyilin sonlarinda devlet tarafindan BOZOK’a yerlestirilen Mamalu Türkmen oymaklarindan, Çapanogullari büyük güç kazanmislardir. 1728’de Çapanogullarindan Ahmet Aga, Yeniil Has Mütesellimligi’ne getirilmistir. Bu görevde üstün basari gösterdiginden dolayi da, 1732’de de Mamalu Türkmenlerin mütesellimligi görevine yükseltilmistir. 1741 yilinda ise, BOZOK Mütessellimligi görevine atanmistir.Çapanoglu Ahmet Aga, bundan sonraki yillarda etkinligini komsu sancaklarda da duyurmustur. Osmanli Devleti’nce 1745’de “Kapicibasili” payesiyle ödüllendirilen Ahmet Aga, Yozgat ve yöresinde bazi bayindirlik hareketlerine giriserek, halkin destegini kazanmaya özen göstermistir. Çapanogullari, merkezi yönetimle uyum içinde olmayi sürdürmüsler; 1755’de Istanbul’da ortaya çikan et sikintisini gidermek üzere koyun göndermeleri karsiliginda BOZOK Sancagi malikâne olarak Çapanoglu Ahmet Aga’ya verilmistir. Böylece, Çapanogullari Yozgat ve yöresinin tartisilmaz hakimi durumuna gelmislerdir. Bu tarihten sonra Istanbul’a sik sik Çapanogullari hakkinda yakinma mektuplari gitmeye baslamistir. 1757’de devlet, Çapanoglu Ahmet Aga’yi zulümlerine son vermemesi durumunda malikanesinin elinde alinacagini bildirmistir.Ahmet Aga 1761’de Sivas Valiliginin, Istanbul Hükümetince verilmesini saglamistir. Bu basarisinin verdigi cesaretle Maras Valiligi’ne de göz dikince hakkinda idam fermani yayinlanmistir. Ahmet Aga’nin 1765’de idamindan sonra Çapanoglu Mustafa Bey’in BOZOK Sancagi Mütesellimi oluncaya kadar Çapanogullari Yozgat ve yöresindeki etkinliklerini yitirmislerdir. 1768’de mütesellim olan Mustafa Bey, merkezle iyi geçinmeye çalisarak, yapilan savaslar sirasinda devlete asker ve malzeme yardiminda bulunmustur. Çapanogullari 1772’den sonra Yozgat ve yöresinde yeniden söz sahibi olmaya baslamis, çevredeki diger ayanlarla mücadeleye baslamislardir. Çapanogullari Canikliogullarina karsi sürdürdükleri mücadeleden basari ile çikmislardir. Mustafa Bey, 1782’de hizmetçileri tarafindan öldürülünce, BOZOK Sancagi Mütesellimligi kardesi Süleyman Bey’e verildi. Osmanli Padisahlari 1. Abdulhamit ve 3. Selim ile iyi iliskiler kuran Süleyman Bey, 1783’de Çankiri Sancagi Mutasarrifligi’ni da almistir. Nizam-i Cedid Ordusu’nun kurulmasini destekleyen Süleyman Bey, Canikliogullari ile üstünlük mücadelesini sürdürmüs, 3. Selim’in tahttan indirilmesiyle durumu sarsilmis ise de, Alemdar Mustafa Pasa’nin, 3. Selim’in yerine geçen 4. Mustafa’yi tahttan indirmesiyle eski konumunu yeniden kazanmistir. Süleyman Bey, 1808’de Istanbul’da toplanan ayan arasinda yer alarak, Sened-i Ittifak’i imzaladi ve Sekban-i Cedid askerini kendi hakimiyet bölgesinde örgütlenmeye baslamistir. Süleyman Bey, 1813’te öldügünde güçleri doruga ulasmis olan Çapanogullari, kendilerine mukataa olarak verilen; BOZOK, Amasya, Sarki Karahisar, Sivas, Kayseri, Maras, Antep, Halep, Rakka, Adana, Tarsus, Konya Ereglisi, Nigde, Nevsehir, Kirsehir ve Ankara’da büyük bir nüfuza sahip olmuslardir. Çapanogullari’ndan Mehmet Celaleddin Pasa, 1842-1846’da kisa sürelerle BOZOK ve Kayseri Kaymakamligina atanmistir.1849’dan sonra yönetim kademelerinden iyice uzaklastirilan Çapanogullari, büyük servetleri sayesinde,özellikle ekonomik alandaki güçlerini XX. yüzyilin baslarina kadar sürdürmüslerdir.
Alıntı:www.guelpinar.de